Koronavirüs’e dair alınan tedbir kararları hakkında

 

BİLGİ NOTU

30.04.2020

 

KONU:

 

 

Çin’in Vuhan kentinde başlayarak tüm Dünyayı tehdit etmeye devam eden ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak nitelendirilen Coronavirüs (“Covid-19”) salgınından ülkemizi ve vatandaşlarımızı korumak ve salgının yayılmasını engellemek için pek çok tedbir kararı alınmaktadır. Salgının ekonomik alandaki etkilerini en aza indirmek için alınan önlemler arasında kısa çalışma ödeneğinden yararlanmanın kolaylaştırılması, ücretsiz izin uygulaması ile işten çıkarma yasağı gelmektedir. İşbu bilgi notu ile ücretsiz izin uygulaması ile işten çıkarma yasağının detayları izah edilecektir.

 

 

DEĞERLENDİRMELER:

Fesih Yasağı

17.04.2020 tarihinde yapılan kanun değişikliği ile İş Kanunu’na eklenen geçici 10. Madde, kanunun yürürlük tarihinden itibaren İş Kanunu hükümlerine tabi olup olmadığına bakılmaksızın 3 ay süreyle işverene fesih yasağı getirmiştir. İlgili hükmün istisnası olarak ise Kanun’un 25. Maddesinde yer alan ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ile diğer kanunlarda belirlenen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallerin fesih sebebi olabileceğini düzenlemiştir.

Ücretsiz İzin

Hükmün devamında, belirtilen 3 ay boyunca sözleşmeyi fesih yasağı altında bulunan işverene işçiyi tamamen yahut kısmen ücretsiz izne ayırabileceği, ancak ücretsiz izne ayrılmış olmanın da işçiye haklı nedenle fesih hakkı vermeyeceği düzenlenmiştir.

 

Fesih Yasağında Yaptırım

Geçici 10. Maddenin uygulanması hususunda yaptırım gücünü arttırmak için ilgili hükümlere uymayan işverenlere ilişkin olarak sözleşmesi feshedilen her işi için ayrıca idari para cezası verileceği de belirtilmiştir.

 

 

Nakdi Ücret Desteği

Ücretsiz izne ayrılmış olan yahut kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçilere 3 aylık süreyle İşsizlik Sigortası Fonundan günlük 39,24 TL nakdi ücret desteği sağlanacağı belirlenmiştir.

Ücretsiz izne ayrılan yahut kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçilere yapılacak nakdi yardıma ilişkin usul ve esaslarını belirlemek adına ayrıca 22.04.2020 tarihinde bir Genelge yayımlanmıştır.

 

Hükmün Eski Uygulama Bakımından Değerlendirilmesi

İş Kanunu’nun Geçici 10. maddeden evvelki hali itibariyle, ücretsiz izne ilişkin olarak işverenin, işçinin isteği dışında ve tek taraflı iradesi ile işçiyi ücretsiz izne çıkarması mümkün değildir. İşverenin işçiyi ücretsiz izne çıkarmak istemesi durumunda ücretsiz izin teklifini işçiye yazılı olarak iletmesi ve bu teklifinin işçi tarafından 6 işgünü içerisinde yazılı olarak kabul edilmesi gerekmektedir.

Geçici 10. madde gereği, ücretsiz izin uygulaması için işverenin çalışandan yazılı bir onay alması gerekmemektedir.

Bu noktada işverenin hakkını kötüye kullanmaması gerektiği belirtilmelidir. Örneğin İşverenin, kısa çalışma ödeneğini kesip işçiyi ücretsiz izne ayırmasını hakkın kötüye kullanılması olarak nitelendiren bir görüş bulunmaktadır.

Bir başka görüş ise işçinin kısa çalışma ödeneğine başvuru koşulları sağlandığı halde ücretsiz izin nakdi ücret desteğinden yararlandırılmasının işverenin eşit davranma yükümlülüğüne aykırı davranışı olarak değerlendirilebileceği yönündedir.

 

Ücretsiz İzne Çıkarmak İçin Bir Koşul Bulunmakta Mıdır?

İşçiyi ücretsiz izne çıkarabilmek için bir koşul bulunup bulunmadığı hususunda da farklı görüşler yer almaktadır. Geçici 10. maddenin lafzı itibariyle, işverenlerin işçilerini ücretsiz izne göndermeden önce kısa çalışma ödeneğine başvurmalarını gerektirir bir koşul olmadığı anlaşılmaktadır. Ancak kısa çalışma ödeneğine başvurunun, çalışanın ücretsiz izne gönderilebilmesi için bir ön koşul olduğu yönünde görüşler de bulunmaktadır.

22.04.2020 tarihinde yayımlanan nakdi yardımın esaslarını düzenleyen Genelge’de, “kısa çalışma ödeneğinden yararlanamama” şartı, “kısa çalışma ödeneğinden yararlanmamak” şeklinde ilan edilmiştir. Bu noktada kanun koyucunun esas iradesinin, çalışanın aynı anda hem kısa çalışma ödeneğinden hem de nakdi ücret desteğinden yararlanmasını engellemeyi amaçladığı sonucuna ulaşılmaktadır.

Sonuç olarak, işverenlerin çalışanlarını ücretsiz izne çıkarması için bir ön koşul bulunmamaktadır. Ancak işverenin Kısa Çalışma ve Kısa Çalışma Ödeneği Yönetmeliği’nde anılan şartları karşılıyor olması halinde öncelikli olarak kısa çalışma başvurusu yapılmasının, kısa çalışmada çalışanlara ödenen ücretin miktarı itibariyle de daha hakkaniyetli ve yararlı olacağı düşünülebilir.

 

Kanun Değişikliği Öncesinde Ücretsiz İzne Ayrılan Çalışanlar Nakdi Yardımdan Yararlanabilecek Mi?

Kanun koyucu, Covid- 19 salgınının ekonomik ve sosyal hayata etkilerinin azaltılmasını hedeflediğinden, salgın nedeni ile -daha önceden muvafakat vermek suretiyle- ücretsiz izne çıkarılan işçiler için de uygulanabileceği, bunun önünde kanun ile belirlenen bir engel olmadığını söyleyen görüşler bulunmaktadır.

Bunun yanında Genelge’nin 6. maddesinde yer alan “17/4/2020 tarihi itibarıyla iş sözleşmesinin bulunduğu işveren tarafından 4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesi uyarınca ücretsiz izne ayrılmak” şeklindeki hüküm gereği bu tarihten önce ücretsiz izne ayrılmış olanların nakdi yardımdan yararlanamayacağını söyleyen görüşler de bulunmaktadır.

 

Ücretsiz İzinde Olan İşçiye Evinde ya da İş Yerinde İş Yaptırılabilir mi? İşçiyi İşe Yeniden Çağırabilir Mi?

Yayımlanan Genelge ile ücretsiz izne ayrılan ve nakdi ücret desteğinden yararlanan işçilerin çalıştırılmasının mümkün olmadığı belirlenmiştir. Aksi durumun tespiti halinde çalıştırılan her işçi ve her ay için idari para cezası öngörülmüştür. Ancak işveren çalışanlarına kısmi çalışma yaptırabilir ve kısmi ücretsiz izin uygulamasında bulunabilir. Bu halde çalışılan günler için işçi tam ücretine hak kazanacak, ücretsiz izinli günler için ise nakdi ücret desteğinden yararlanabilecektir.

Ücretsiz İzindeyken İşe Geri Çağrılan İşçinin Gelmemesi Halinde Haklı Nedenle İş Akdi Feshedilebilir mi?

Kanun, işverenin çalışanı ücretsiz izne ayırmasının, çalışanlara haklı nedenle fesih hakkı vermeyeceğini belirtmiştir. Bunun yanı sıra, çalışanın işverenin tam zamanlı çalışma talebine cevap vermesinin çalışanın daha lehine olacağı düşünülebilir. Bu nedenle işverenin çalışanı, daha fazla fayda sağlayacak şekilde işe çağırmasının, işçiye haklı nedenle fesih hakkı vermeyeceği düşünülebilir. Ancak işverenin işçiyi normal süreli çalışmaya usulüne uygun şekilde davet etmiş olmasına rağmen işçinin işe gelmemesi nedeniyle fesih hakkı doğacağından bahsetmek mümkün. Zira iş görme borcunu yerine getirmeyen işçi karşısında işverenin fesih hakkı bulunmaktadır.

 

Fesih Yasağı Uygulanmasında Ortaya Çıkabilecek Durumların Değerlendirilmesi

  • İşçi ile işveren arasında belirli süreli iş sözleşmesinin mevcut olduğu ve sözleşme süresinin fesih yasağına denk gelen dönemde bitiyor olması halinde fesih hükümleri değil sona erme hükümleri uygulanmaktadır. Belirli süreli iş sözleşmelerinde sona erme hükümlerinin fesih yasağı kapsamında değerlendirilmeyeceği söylenebilir.

 

  • Yasak süresince işçi ve işveren arasında kurulacak karşılıklı anlaşma ve sona erdirme sözleşmesi ile iş ilişkisinin ortadan kaldırılmasına engel bir hüküm kanunda bulunmamaktadır.
  • Yeni düzenleme, hem işverenler hem de çalışanlara kısıtlamalar getirmiştir. Buna göre; işverenlerin, çalışanların iş sözleşmelerini feshetmesi ve çalışanların da ücretsiz izin süresi içinde iş sözleşmelerini feshetmeleri yasaktır. Bunun yanında; yeni düzenleme yürürlüğe girmeden önce veya sonra, çalışan işverene ihbarlı fesih bildiriminde bulunmuş ve işveren, çalışanı ücretsiz izne göndermeye karar vermeden önce bu başvuru yapılmışsa, çalışanın yapmış olduğu bu fesih bildiriminin yeni düzenlemeden etkilenmeyeceği söylenebilir.